Hayatın anlamı…
Küçük yaşlarda farkına varmasak da büyüdükçe bu soru kendini sessizce zihnimize bırakır: “Bu hayat neden var? Ben neden buradayım?” Kimi bu soruyu kalabalıklar içinde unutur, kimi gece sessizlikte hatırlar. Bazıları kitaplarda arar cevabı, bazıları yıldızlara bakar, bazılarıysa aynaya; ama ortak bir şey vardır, bu soru hep içten gelir.
Hayatın anlamını aramak, aslında insan olmanın doğal bir sonucudur; çünkü düşünebilen her insan, bir gün mutlaka kendi varlığıyla yüzleşir. “Yaşıyorum ama neden?” diye sorar. Bu soru bazen bir kayıptan sonra çıkar ortaya, bazen bir başarının ardından, bazen de sıradan bir günün ortasında.
Peki, anlam nerede saklıdır? Belki büyük başarılarda, belki küçük anılarda. Bazen bir çocuğun gülümsemesinde, bazen bir kitabın satırlarında. Bazen bir sofrada paylaşılan ekmekte, bazen bir sabah yürüyüşünde. Hayat sadece büyük anlardan ibaret değildir. Anlamı taşıyan çoğu şey küçük ve sessizdir.
Çoğu zaman dışarıda ararız anlamı. Yeni yerler, yeni insanlar, yeni deneyimler… Oysa hayatın anlamı dışarıda değil, insanın kendi içinde büyür. Dış dünya bize çok şey gösterebilir ama asıl cevabı iç dünyamızda duyarız.
İnsanın kalbinde bazen sessizce konuşan bir ses vardır. “Burada doğru yerde misin?” der. “Yaptığın şey seni iyi hissettiriyor mu?” Bu sorular içsel anlamın pusulasıdır. İç sesini duyan anlamın izine yaklaşır.
Kimi zaman anlam, “Neden yaşıyorum?” sorusunun tam cevabında değil, o cevabı ararken attığımız adımlardadır. Sorgularken fark ettiğimiz değerlerde, büyüdüğümüz anlarda, vazgeçmeyip yeniden denediğimiz yollarda…
Anlam bazen bir insanın hayatına dokunmakta saklıdır. Bazen sadece dinlemekte, bazen sadece var olmakta.
Herkes bir anlam taşır, bazen farkında bile olmadan başkasının hayatında bir ışık olur. İşte bu da anlamdır. Hayatın anlamı bir hedefte değil, bir yön duygusundadır. Her gün biraz daha iyi biri olmaya çalışmak, bir başkasına fayda vermek, kendine dürüst kalmak… İşte bu küçük ama derin gayretler anlamı oluşturur. Belki de bu yüzden hayatın anlamı bazen sorunun cevabında değil, o soruyla birlikte yaşamanın kendisindedir. Anlam kesin bir tanım değil, hissedilen bir varoluş hâlidir.
Unutma, herkes kendi cevabını bulur bu soruya. Herkesin yolu, yarası, yoldaşı farklıdır.
Belki de hayatın en büyük anlamı, bu anlamı aramak, sorgulamak ve kendi yolunu bulmaktır; çünkü arayan insan yaşayan insandır.
Ali SUNGUR
Yayınlanma Tarihi: 28.08.2025 / Saat: 00.15
