Bu web sayfası ve içerikleri oluştururken niyetim belliydi; her bölümde başka bir düşünceye, başka bir insana ve başka bir dünyaya dokunmak. 

Öğretici olmak istedim ama öğretirken kendime de sormadan edemedim: Öğrettiklerimi ne kadar yaşıyorum? Yazdıklarım, yaşadıklarımı ne kadar yansıtıyor? 

Bir yazar olarak kendime karşı dürüst olmam gerekirse çoğu zaman kalemim aklımı geçti. Bildiklerimi aktarma çabası, bilmediklerimin üstünü örtmeye yetti sandım; ama sustuklarım, yazdıklarımdan daha yüksek sesle konuşuyor olabilir. 

Bu web sayfası ve içerikleri bir başkası oluştursaydı belki ben de bir okur veya bir ziyaretçi olarak onun samimiyetini sorgulardım; o yüzden şimdi kendi samimiyetimi sorguluyorum. 

Bu web sayfası ve içeriklerde bazı cümlelerim fazla iddialı olabilir, bazen kesin yargılarla çıkmış olabilirim karşınıza... Bilmenizi isterim ki bu kesinlikler çoğu zaman kendi belirsizliklerimin ürünüydü. 

Yazdıkça anladım ki anlatmak istediğim yalnızca bilmek değil, düşünmekti; yanıtlar vermekten çok, sorular bırakmak istedim geride. 

Bu web sayfası ve içerikler, her bölümüyle farklı bir pencere açıyor; pencerelerden sarkan kişi hep benim. Eksiklerimle, çelişkilerimle, iyi niyetimle… 

Amacım bir şey öğretmekten çok birlikte düşünmeye davet etmekti. Belki aynı manzaraya farklı yerlerden bakarız; ama birlikte bakarsak daha geniş görürüz diye düşündüm. 

Eğer bu web sayfası ve içerikler size bir şey kattıysa o katkının yarısı sizindir; diğer yarısıysa benim hâlâ öğrenmekte olduğum yolculuğun küçük bir parçasıdır.


Ali SUNGUR

Yayınlanma Tarihi: 09.09.2025 / Saat: 19.45

Yorumlar
* Bu e-posta internet sitesinde yayınlanmayacaktır.